Özellikle İlçelerde  gazeteciyim diye ellerinde Ulusal gazetelerin verdiği fotoğraf makineleri ,kamera( artık şimdi kamera da yok ya) ve bilmem kaç bin liralık cep telefonlarıyla fotoğraf ve özellikle görüntü çekerek etrafa gazeteci havası,cakası satan eski ve yeni gazeteci arkadaşlarım "Size bir tavsiyem var. O havalı makinelerle insanların gözlerini boyadığınızı ve sözde internet kanallarında televizyonculuk yaptığınızı sanıyorsanız aldanıyorsunuz ve vatandaşı da aldatıyorsunuz. kendinize bir başka meslek bulun.. Hiç biriniz gazeteci değilsiniz ve gazetecide olamazsınız!."

Neden mi ?

Bir bakın,bir habere gidildiğinde ellerinde ki o meşhur havalı makinelerle sanki marifetmiş gibi diğer gazetecilerin önüne atlayıp şakır şakır deklanşöre basarak fotoğraf çeken,her fotoğrafı 10-15kere şakırdatan gazeteciler ulusal gazetelerde kaç haberiniz çıkmakta ve bir habere kaç tane fotoğrafınız konmakta söyler misiniz ?. 3-5-10 tane mi ?.Hayır değil mi ?.Zaten sizler hangi haberin gazetenizde çıkacağını bilmediğiniz için,her gittiğiniz hazır haberlere,ısmarlama haberlere  giderek habercilik yaptığınızı zannederek bol bol fotoğraflar çekip,diğer meslektaşlarınızı hiçe sayarak onların önüne geçmeyi marifet sayıyorsunuz.İşte zaten burada diğer gazetecilere aman vermeyen ,saygıyı hiç bilmeyen bu havalı ve sözde gazeteciler maalesef , Vilayetlerden gelen diğer gazete ve tv.ciler aynı durumu size yaptığında gıkınız çıkmıyor nedense ?.Hatta sizi korumaya çalışan arkadaşınızı satacak kadar da susuyorsunuz..İnternet tv.ciliğinde ise durum daha da vahim.Boş ve anlamsız sözlerle laf kalabalığı,mantıksız,anlamsız (hııı,veee,eee) daha bir çok kelimeleri yutarak, konuşma özürlü insanlar gibi  lafı eveleyip geveliyorsunuz.

Gazetecilik bu değil

Hatta,gazetecilik ilkelerinden bihaber belden aşağı vurmayı marifet sayarak ,parayı verenin düdüğünü çalarak gazetecilik mesleğinin içine ediyorsunuz.Her şeyden önce gazeteci ; doğru,dürüst,ilkeli ve vatandaşı doğru bilgilendiren,yol gösterendir.Heyhat gel gör ki,burası öylemi ?.

Gazetecilik sınıfta kalmış .Gazeteciler Bazı ağa babaların maskarası olmuş.Bir tas çorba versem istediğimi yazdırırım diyenlerin oyuncağı olmuş,yalakalık,yağcılık,menfaat ve meslektaşlarını ve vatandaşları gammazlayanların marifet sayıldığı bir başka meslek olmuş gazetecilik.

2 M nedir ?

Gazetecilik te 2 M harfi önemlidir.Bilen var mı,? Sanmıyorum.Bu 2 M; merak ve matematik’tir.

Merak etmeyen gazeteci olamaz.Sen merak etmezsen gittiğin ve haber yaptığın bir olayın devamını ve sonucunu araştırmazsan halkın merak ettiğini nerden bilecek ve yazacaksın ki ?.

Mantığın olmazsa onu kullanamazsan ,araştırmazsan,okumazsan,kendini geliştirmezsen ve gazeteciliğin değil de birilerinin güdümünde olursan gazetecilik yapıyorum diye insanlar arasında dolaşma.Boşuna kendinize hakaretler ettirmeyin.Çünkü siz gazeteci hiç olamazsınız..

Git kendine başka bir iş bul.Alın teriyle paranı kazan,yastığa başını koyduğunda gönlün,kafan,ruhun,vicdanın rahat olsun..

Hazıra konan haberciler

Çünkü şimdi  gazeteciler sadece çağrılan habere gidip hazıra konmaktan öte gitmeyi bilmedikleri için veya şimdi adet oldu herkesin ,her kurumun ,kuruluşun maaşlı bir basın danışmanı var.Ve,bu arkadaşlar haberleri yapıp fotoğrafları çekip gazetecilere gönderiyorlar.Her kurumun,kuruluşun,her kesimin gönderdikleri haberlere bakıyorum.Hep güzelliklerle,iyiliklerle,yeniliklerle,ilklerle dolu.Bu kurum,kuruluşların başında ki makam sahipleri o kadar hayırlı işler yapıyorlar ki,hiç kötü işleri,zararlı işleri yok.Mübarek adamlar,aziz adamlar adeta.Hepsi cennetlik sanki..Ancak halkın arasına girip de bir araştırsanız,sorsanız vatandaşa derdini,sıkıntısını, o melek gibi insanların nasıl birer şeytan,cin ,çeteci,mafya,tehditkar olduklarını görürsünüz. Gerçi vatandaşların serzenişlerini,feryatlarını sizlerde duyuyorsunuz Ama,yazmıyorsunuz,Yazamıyorsunuz .Sizin işiniz salla başını al maaşını olunca gerçeklere,feryatlara kulak tıkıyorsunuz.Onun için siz gazeteci değilsiniz..

Eskiden makam sahipleri gazetecileri davet ederdi haberlere bizlerde o haberi yakından görüp kendi duyduğumuz gibi haberleştirir eğriyi,doğruyu ayırt ederdik.Ama şimdi uyanıklar haberleri kendileri yapıyorlar.Benim bildiğim gazeteyi gazeteciler yapar,iyisiyle,kötüsüyle olayları görür öyle yazardı.

Muhabir demek

Gazeteciliği  hazır haberlere konmak zanneden arkadaşlar ikinci M ise mantığı da içeren Matematiktir.Yani yazının başından merakı yaratan girişten çözümü getiren sonuca kadar bir matematiksel düzen içinde olmalıdır,içinde çelişkiler,mantık hataları olmasın ki Haber olsun.

Muhabir kaynak demektir.Kaynağın yoksa ,muhabir değilsin,gazeteci de değilsin.Eğer sorumlu olduğun müdür meraksız ,muhabiri hepten meraksız olunca böyle gazetecilik akımı başladı.Şimdi gazeteyi Salla başını al maaşını insanlar çıkarmakta artık İstanbul,Ankara,Mersin,Konya,Antalya’da ve diğer illerde özellikle İlçelerde bu ülkede bütün gazeteleri gazeteciler değil birileri yönlendirir ve çıkartır olmuş maalesef. Devir öyle olmuş.Ama öyle olmamalı gazetecilikte .Madem,muhabir,müdür,temsilci meraksız,salla başını ,al maaşını cinsinden gazeteciyse bir de bunu Genel merkeze,hatta patrona kadar bir duyurmak,anlatmak,hatta bu kişileri görevden aldırmak gerekir.Bu görevde bana mı düşüyor acaba ?..

Her şeyi aynı

Nedir bu ya.Gazeteler bakıyorsun hazır haberler gelmiş,başlığı aynı,ara başlığı, özeti aynı,metin aynı.O zaman ulusal basının ilçe muhabirlerine ihtiyaç yok ki.O kurum ve kuruluşların başkanları emrinde çalışan basın danışmanlarına emir versin haberleri direk ilgili gazetelerin Antalya müdürlüklerine hatta doğrudan Genel merkezlerine göndersin daha makbul olur kendileri açısından.Hiçte ilçe muhabirleriyle muhatap olmazsın.Reklamını da doğrudan gönder gazetelerin ulusal basın merkezlerine.Hatta sana bir de basın kartı göndersinler,senden iyisi şam’da kayısı.

Sonuç ;

demem o ki,ilçelerde ulusal basın muhabiri,temsilcisine gerek yok.Patronlar boşuna para ödemesin.Bu gazeteci muhabirleri de haftalık gazete çıkarsınlar kendi adlarına bir görelim,nasıl oluyormuş kendi ekmeğini taştan çıkarmak.Tek başına mücadele etmek.Gazeteci ne demekmiş o zaman daha iyi anlarsınız ..Öyle patronların aldığı makinelerle,verdiği maaşlarla gazetecilik yapmak hele ilçelerde daha kolay..

haberi göreceksin

Onun için gazeteyi gazeteciler yapar,başkaları değil.Bir habere gideceksin,göreceksin ortamı,hissedeceksin,yaşayacaksın haberi ki öyle haber yapabilesin.Yoksa bu duygular,merak,kıstaslar yoksa sen muhabir olmadığın gibi gazetecide değilsin…Göremediğin,yaşamadığın haber senin değildir,haber niteliği de yoktur. Sen sadece Maaşla çalışan,ama senin ne yaptığını bilmeyen patronlarına hatta zaman zaman da bilerek veya bilmeyerek  ihanet eden bir kukla olmamalısın.

Gazetecilikle ilgili yazılacak o kadar çok konular var ki,zamanı geldikçe yine değinirim bunlara..