Manavgat Turizm Geliştirme Kooperatifi Başkanı Ömer Şahin, “Turizm işletme belgelerini alamadıkları için denetim yapılamıyor. Bu nedenle Maalesef tehlikeye açık, maalesef kontrol yok. Turistin veya buraya gidecek vatandaşın, insanın can güvenliği yok, sıfır” dedi.

Normal dönemde yıllık 4 milyondan fazla turistin geldiği ve 3 milyar dolar turizm geliri olan Türkiye’nin yatak sayısı bakımından en büyük turizm destinasyonu olan Antalya’nın Manavgat ilçesinde, Büyükşehir Belediyesi ile Manavgat Turizm Geliştirme Kooperatifi arasında su sporları parkur noktaları kiralaması konusunda hukuk mücadelesi sürüyor. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin daha önce yaptığı ihale Danıştay tarafından 15 Haziran 2021’de iptal edildi. Belediyenin yeniden çıkacak olduğu ihale hakkında da Antalya 5’nci İdare Mahkemesi tarafından 27 Nisan 2022’de yürütmeyi durdurma kararı verildi.  Kararla birlikte Manavgat’ta bulunan 43 su sporları parkur noktası gayri yasal duruma düştü. Buralarda faaliyet gösteren firmalar turizm işletme belgesi alamadığı gibi herhangi bir denetimde yapılamıyor. Firmaların kaçak olmasına rağmen hala faaliyette oldukları da mahkeme tarafından yapılan keşifle tespit edildi.

Manavgat Turizm Geliştirme Kooperatifi Başkanı Ömer Şahin, düzenlediği basın toplantısı ile Antalya Büyükşehir Belediyesi ile kooperatif arasında yaşanan su üstü sporu parkurları noktaları hakkında açıklama yaptı. Başkan Şahin, Manavgat’ta bulunan su sporları noktalarının 43’ünün kaçak olduğunu belirtti. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin su üstü sporu parkurları noktası ile ilgili yaptığı kiralama işleminin kanunsuz olduğunu bu nedenle mahkemeler tarafından ihalelerin iptal edildiğini söyledi.

Manavgat’ta su sporları parkurlarının mülkiyetinin bir kısmının Belek Özel Çevre Kurumu’na bir kısmının ise Kaymakamlığa yani Milli Emlak’a ait olduğunu belirten Ömer Şahin, “Antalya Büyükşehir Belediyesi,  2018 yılında Milli Emlak’a ait olan alanları 10 yıllığına kiraladı. Ardından bütün ilçelerde ister kooperatifler isterse dernekler olsun ilçelerdeki kurumlara kiraya verdi, onlarda halihazırda kendi üyelerine aktardı. Bu kapsamda Manavgat’ta 33 noktanın işletilmesi de bize verildi.  2020 yılında yaşanan salgın nedeniyle bizde parasını ödediğimiz ama çalışamadığımız için devletin bize

tanıdığı 1 yıllık hakkımızı kullanmak istedik. Ayrıca biz kiramızı zamanında ödediğimiz için zaten yasal olarak hak bizimdi. Bunları belirten dilekçelerle Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne başvurduk. Bize verilen yanıtta ihaleye çıkılacağı belirtildi” dedi.

O dönem ihalenin kapalı kapılar ardında yapıldığını ve sadece Manavgat Belediyesi’ne ait Toros Et Süt Ticaret A.Ş.’ye verildiğini ve bu şirketinde su sporları parkurlarının dağıtımı konusunda kendi üyelerini mağdur ettiğini anlatan Ömer Şahin, “Başlattığımız hukuk mücadelesinde Danıştay 15 Haziran 2021’de ki kararında bizi haklı gördü ve bu ihale iptal edildi. Ardından Büyükşehir Belediyesi bu noktaları kendi şirketi ANTAB üzerinden usulsüzce ihaleye çıkarak kiraya vermek istedi. Ama ihale yapılamadan idare mahkemesi daha önce Danıştay’ın verdiği karar uyarınca yürütmeyi durdurma kararı verdi” diye konuştu.

Manavgat Turizm Geliştirme Kooperatifi Başkanı Ömer Şahin

Şu anda Manavgat’ta Milli Emlak’a ait bölgedeki su sporları noktalarının tamamının işletme belgesinin olmadığını, gayri yasal ve kaçak durumda olduklarını söyleyen kooperatif başkanı Ömer Şahin, “Allah’a muhafaza, buralarda bir kaza bela olduğunda buraların ne sigortası var, ne üçüncü şahıs sigortası var, ne belgesi var. Şu anda buraları tamamen kanunsuz, usulsüz ve kaçak. Bu usulsüzlüğün devam ettiğini gösteren mahkeme tutanağı da elimizde. Danıştay’ın aldığı kararı biz diğer ilçelerde de uygulansın deseydik, Antalya’nın bütün ilçelerini işlevsiz hale getirirdik. Ama ne kimsenin ekmeği ile oynamaya bizim niyetimiz var ne de turizme zarar vermeye niyetimiz var. Şu anda sezonun ortası, sahil güvenlik bir taraftan gidiyor, jandarma bir taraftan gidiyor, Kaymakamlık kapatma kararı veriyor. Yani bu Manavgat’a verilecek bir vebal değil” dedi.

Başkan Şahin bir soru üzerine, su sporları işletmelerinin yasal olmadığı için işletme belgesine de sahip olmadığını vurgulayarak, “İlgili kurumların denetimi ile kurumun işletme belgesini alması gerekir. Bu belge kapsamında işletme araçlarını sigortalatır, üçüncü şahısları yani bu araçlara binen turistleri, vatandaşları sigortalatır. Bu işletme belgesinin olmaması dolayısıyla orada sigorta yok, kanuna uygun bir durum yok. Maalesef tehlikeye açık, maalesef kontrol yok. Turistin veya buraya gidecek vatandaşın, insanın can güvenliği yok, sıfır” diye konuştu.

Başkan Ömer Şahin, geçtiğimiz günlerde biri Side’de meydan gelen kazada 2 Alman turistin bindiği deniz paraşütünün kancasının kopması nedeniyle bir kaza yaşandığını ve Alman turistlerin kazayı hafif sıyrıklarla atlattıklarını anlattı. Başkan Şahin, işletmelerin kaçak olması nedeniyle daha büyük felaketlerin her an için olabileceğini söyledi.

 kaynak-Dha.m.abakan

merhabaşelale.com

mustafakutun