Kar şerbetçiliği Gündoğmuş’lu Hatice Özen tarafından hala yaşatılmaya çalışılıyor. Birçok kişinin nostalji amaçlı içtiği kar şerbeti, dondurmanın gölgesinde kalmış görünse de son dönemlerde Manavgat  pazarlarında ve turistik bölgelerde rağbet görüyor.

BU BİR GÖNÜL İŞİDİR.

Kar şerbetçiliğini gönül işi olarak yaptığını söyleyen Hatice Özen “ Karlar Gündoğmuş’un Eğrigöl yaylası dağlarından bin 800 metre yükseklikteki kuyularda kış aylarında toplandığını. Meşe yaprağı ve cam dallarıyla hava almayacak şekilde 60-70 santimetre kalınlığında örtülerek erimesinin  engellendiğine ve Yaz mevsimi geldiğinde açılan kuyulardaki karlar parça parça kesilerek pazarlara ulaştırıldığını “ belirtti. Özen ayrıca ; karların erimemesi içinde koyun yününden yapılmış keçelerle sarılarak muhafaza edildiğini Pazarlarda kar şerbeti halinde veya dondurmaya karıştırılarak satılmakta olduğunu ancak Manavgat’ta daha ziyade kar şerbetinin rağbet gördüğüne dikkat çekti.

MÜŞTERİLER MEMNUN

 Hatice Özen normal yani pandemi olmadan önce  haftada 4-5 ton arasında kar şerbeti  ve semt pazarlarında ise 150-200 porsiyon kar şerbeti satışı olduğunu dile getirdi. Kar şerbeti içmeye gelen müşteriler ise  "Yaz sezonunda insanı serinletiyor. Sağlık yönü ile de çok güzel, "Herkese dondurma yemektense karlamayı tavsiye ederim, dondurmadan daha güzel." şeklinde konuşuyorlar.

PANDEMİ VE SEZON BAŞI

Karlama sezonunun açıldığını belirten Hatice Özen, “Sezon yeni başladı. Yaylada henüz karlar erimeye başlamadı. O yüzden bir yandan karları obruklarda depoluyoruz. Öte yandan da bir kısmını getirip halkımızla buluşturuyoruz. Şu salgın döneminde halkın karlamaya olan talebi çok iyi, sezonu yeni açtık işlerimiz iyi ama ilerleyen zamanlarda daha da iyi olacağını düşünüyoruz. Dondurma mı Karlama mı diye sorarsanız bence karlama çünkü doğal içerisinde katkı maddesi yok. Hem de dondurmaya bakınca daha hesaplı.”

habermerkezi