Bugun...


AHMET TEK

facebook-paylas
HAYRAN KALDIK...( halk tv. askeri ve Karamanoğlu Mehmet)..
Tarih: 13-02-2024 01:39:00 Güncelleme: 13-02-2024 01:39:00


Muhteşem, Şahane, Harika, Süper, Mükemmel, Harikulade, Fevkalade, Kusursuz, Sıradışı, Perfect, Olağanüstü…

“Halk TV’nin Asker’i ile Karamanoğlu Mehmet” başlıklı yazım, kıyameti kopardı. Yazıya, okuyandan daha çok kişi yorum yazdı. Gece boyunca mesaj yağdı.

Hayran Kaldık…

Olayı getirip siyasete dayayanı mı ararsınız, Halk tv, A Haber kıyaslaması yapanı mı… Sanırsınız ki, Karaman kurtuluş mücadelesi veriyor, bu mücadelenin yanında olanlar, karşısında olanlar var. Sosyal medyada öven övene.

Karaman’da yazmaya başladığım ilk günden itibaren bir kurala bağlı kaldım: Doğruya doğru, eğriye eğri. Övgüde de yergide de objektif olmak. Riyakarlıktan, ikiyüzlülükten uzak durmak. Remzi Tartan’ın ifadesiyle: Ne birilerini kutsamak ne birilerini yermek.

Hayran Kaldık…

Karaman’da saltanat çuluna bağdaş kuran kim olursa olsun, “pohpohlanmak, methedilmek, övülmek, göklere çıkartılmak istiyor. Eleştiriden muaf tutulmalarını istiyorlar. Bu doğal. Herkes övülmekten mutluluk duyar. Ama Karaman’daki çarpıklık, saltanat çuluna bağdaş kuranlardan çok, o çulun etrafında hazır ol vaziyette el pençe divan duranların çokluğu. Şimdiki tabirle trol sürüsü. Kraldan çok kralcılar.

Hayran Kaldık…

Karaman’da yazı yazmaya başladığımda Belediye Başkanı Ertuğrul Çalışkan’dı. Ertuğrul Çalışkan’ı, daha doğrusu onun hizmetlerini eleştiren tek kişi oldum.

Karaman’da ilk duyduğum laf “Biz yüz yüze bakıyoruz. Nasıl eleştirelim” şeklinde oluyordu. Bunu söyleyenler, kendilerini gazeteci, yazar vb şekilde tanıtan kişilerdi. Ertuğrul Çalışkan, onlarca yazıma bir kez tepki göstermedi. Tepki gösterenler, şimdi Ertuğrul Çalışkan’ın arkasından konuşan kişilerdi.

Hayran Kaldık…

Hızlı treni, gecikmesini, gecikme nedenlerini de benden başka yazan olmadı. Bakanlığı döneminde Lütfi Elvan hakkında ilk eleştiri yazısı yazan kişi yine ben oldum. Başkalarının Lütfi Elvan’dan beklentileri vardı. KMÜ tarafından “fahri doktora” verip cübbe giydirdiklerinde herkes alkışlarken ben karşı köşedeydim. Ermenek’in dağ köyleri otoban gibi yollara sahipken ova köylerinin tozunu toprağını kim dile getirdi dersiniz?

22 yıllık Ak Parti iktidarında, Ak Parti Karaman il başkanlığı yapan bir kişiyi bile tanımadım, İl binalarına gitmedim, çaylarını içmedim. Hiçbir Ak Partili belediye başkanını makamında ziyaret etmedim. (Ertuğrul Çalışkan’a röportaj için uğradım. Röportaj yapamadım.)

Hayran Kaldık…

Ak Parti’nin bir önceki il başkanını benden başka eleştiren oldu mu? O kişi, benim yazılarımı bile engellemeye çalıştı. Şimdiki il başkanı ve il yönetiminden de kimseyi tanımıyorum. Onlar da beni tanımıyor.

Ak Parti Karaman milletvekilleri ile ilişkimi merak edenler için belirtmem gerekirse, beni sevmediklerini bilmenizi isterim. Milletvekilliklerinin makamlarına gitmedim, hiçbiriyle yüz yüze görüşmedim. Yıllar öncesinden tanıdığım Osman Sağlam’ı tebrik etmeden, hakkında eleştirel yazı yazdım. Bu yazıyı Karaman’da kim yazabilir?

CHP milletvekili de keza öyle. Uzak, her anlamda uzak. Benden de başka şeylerden de… CHP’de önceki il başkanı Kağnıcı’yı benden başka kim eleştirdi? Kağnıcı’nın kibarlığını, nezaketini benden iyi mi bileceksiniz?

Hayran Kaldık…

Ya Savaş Kalaycı? Bugüne kadar sizler destek verip methiyeler yazarken ilk çıkışı kim yaptı? Güzel gördüğüm işlerini överek yazdım, gözüme batanları eleştirdim. O cenahtan, beni birilerinin koltuğunun altına girmiş gibi gösterme terbiyesizliğine tanık oldum. Kendine dikkat et uyarılarına muhatap oldum. “Karaman Belediye Başkanı mı, Muhtar mı seçecek” başlıklı yazımı okumanızı isterim.

Hem Karaman’da hem üniversitede kimseden çıt çıkmazken KMÜ Müdürü hakkında her hafta yazı yazan gazeteci kimdi? KMÜ müdürünün peşinde dolanıp çoluğuna çocuğuna kapı aralamak için bana laf atma gereği duyanlar hâlâ aranızda dolanıyor. Birinin yazısı ise ibret vesikası olarak yazdığı sitede duruyor. Birileri başkasının yazdığı yazıya kendi imzasını atabiliyor.

Hayran Kaldık…

Karaman’da ister siyasette, ister ticarette ister bürokraside olsun, herkes geldiği yeri hak ettiğine inanıyor. Herkes liyakatli. İnansınlar, sakıncası yok. Bizlerden de inanmamızı beklemeseler… Bu yüzden olmalı, herkes dokunulmazlık istiyor, eleştirilmekten rahatsızlık duyuyor. “Ben buraya dişimle tırnağımla geldim” diyerek kibirlenen çok kişi tanıdım.

Övmelere doyamayanlar safında yer tutmuş olabilirsiniz. Bu kişilerin göbek adı yalakadır. Yalakalık, asalaklığın, beklentinin, menfaatlenmenin, çıkar peşinde koşmanın gereğidir. Eleştiri, meziyettir. Kültürel gelişmişlik ölçüsüdür. Şeyh Sadi Şirazi “Kusuru kendisine söylenmeyen insan, ayıbını hüner sanır” demiş.

Hayran Kaldık…

Fanatiklik, cehaletin keskin yüzüdür. Cahil, bilmediğini bilmeyen değil, bilmediğini bildiğini zanneden kişidir. “Halk TV’nin Asker’i ile Karamanoğlu Mehmet” başlıklı yazıma tepki gösterenlere bir sorum var:

Hangi cümlem yanlış. Eleştirdiğim konularda haksız olduğum bir noktayı gösterir misiniz? Siz hiç mi şehir tanıtımı programları izlemiyorsunuz?

Dünya zenginliklerimin başında sözcükler gelir. Sözcük hazinem ağzına kadar dolu ve övünç kaynağımdır. “Karaman, Karaman olalı böyle tanıtım görmedi” diye başlık atamaz mıydım? “Hayran Kaldık” yazamaz mıydım?

“Muhteşem, Şahane, Mükemmel, Harika, Süper, Hayran Kaldık, Harikulade, Fevkalâde, Kusursuz, Sıradışı, Perfect, Olağanüstü…” kelimelerini sıraya dizip, mehter yürüyüşü yaptırmaktan aciz miydim?

Okul müsamerelerine veliler gider, nineler, dedeler gider. Onlar çocuklarını sahnede görmekten mutluluk duyar. Çocuklar da onlardan moral alır. Bu bir dengedir. Karaman, müsamere günlerini geride bıraktı. Bir iş yapılacaksa müsamere havasından uzak tutulsun. Karaman sevgisi siyaset üstü olsun. Hep aynı kişiler çalıp oynamasın. Kaliteli iş istemek kusur mu? Berbat olana berbat demeyecek miyiz?

Kim farkında, Karaman canlı yayınına Karaman’ın temsilcileri konumunda olanlardan katılım olmadığının? Nerde sivil toplum temsilcileri, esnaf odaları, iş insanları, sanayiciler, genç müteşebbisler, siyasetçiler, bürokratlar?

Ziraat Odası Başkanından başkasını gören oldu mu? Hiç kusura bakmasın, o da duruşuyla emanet gibiydi. “Burası Türkiye’nin tahıl üretim merkezi, mısır yüzünden susuz kalacağız” bile diyemedi. Elma cinslerinin adını sayıp, yıldız çıkarma gösterisinin mankenliğine razı oldu.

Hâlâ “Başkan” olarak gördüğüm Yaşar Evcen aradı. Programa ilişkin sohbet ettik. Eleştirilerime hak verdiğini bilmenizi isterim. Eleştiri kültürüne vakıf insanların nezaketiyle konuştu.

Yüzlerce yorum arasından Tremisu’nun yazdığı “Çok güzel olmuş, lütfen bir daha yapmayın” cümlesini beğendim. İroni ve zeka yüklü bir yorumdu. Keşke kişiler gerçek isimlerini kullanma yürekliliğini gösterebilseler. Sinsilikten, siliklikten, pusuculuktan kurtulsak. Trollerin ipini çeksek. Nerdesiniz yiğitler!

Bu cümleden ilhamla, yazıya nokta koyalım:

“Çok kötüydü, lütfen bir daha yapın. Ama bu kez iyi olsun.”

Not: Tv izleyicisi değilim. Halk TV’yi ilk kez, Karaman için izledim. Eğer yazmam veya yorum yapmam istenen bir program-dizi varsa internetten izliyorum. Tv kanallarından haber takibini bırakalı 8 yıl oldu.

 

AHMET TEK



Bu yazı 462 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
YAZARLAR
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI