ISTAKOZ

Bunu,bir çok yurdum insanının bırakın tadını bilmediğini,adını bile duymadığı ıstakozu

 yediğinizin resminizi göstermenizi,biz sizlerin ,hatta yedi ceddinizin yedikleri bütün haltları biliyoruz millet olarak..

Ve gördüğümüzün en büyük kanıtı olarak, faturası olarak son seçimde gereken yapılmış, parti farkı, siyasi görüş farkı düşünmeden, siz sonradan görme, şımarık, makam mevki koltuk şaşkınlarına gereken dersi verelim diyerek,sadece giriş bölümü olarak, reklamı ,ön izlemesi olarak,belki aklınızı başınıza alırsınız diyerek yerel seçimlerde demokratik haklarımızı kullanarak sizi ve sizin o büyük Türk milletini küçümseyen tavırlarınızı sandıklara gömdük..

Dedim ya bunlar daha başlangıç, bekleyin gün gelecek toplum içine çıkacak yüzünüz kalmayacak,gün gelecek geçtim istakozdan, simit alacak paranız kalmayacak..

Türk ün intikamı büyük olur,sakın unutmayın..

ATASÖZLERİMİZ ?

Atasözleri,ağızlardan tesadüfen çıkmış,ilk defa söyleyene ayıp olmasın diye yıllardır, asırlardır dillerden düşmeyen, dilden dile dolaşan sıradan sözler değildir..

O ,her biri anlam dolu, gerçeklilik , yaşanmışlıklar hatta çekilmiş acılar ,ödenmiş faturalar dolu sözler, insanlar yaşadıkça,var oldukça hem eskileri söylenmeye,hemde yenileri sahaya çıkmaya devam edecektir..

Eski ata sözleri gereken,beklenen etkiyi tam olarak gösteriyor mu , insanlar bu sözlerden,daha doğrusu bu yaşanmışlıklar dan ders alıp da ;aman ben bu hatalara düşmeyeyim mi diyor yoksa;aman sende , pilavdan dönenin kaşığı kırılsın ..deyip de ;yürü be,kim tutar seni ..gazı ile tam yol ileri mi gidiyor?

Yapılan son yerel seçimlerde herkes boyunun ölçüsünü, kilosunun ne olduğunu, saçının gerçek rengini öğrendi... diyorum da ; inşallah öyle olmuştur..

İnşallah, camiinden çıkarken ayak üstü sohbet ettiğim, göbeği nerdeyse burnuna değecek,adı bende saklı yurdum insanının; Mehmet hoca belim ,dizlerim çok ağrıyor,bittim ben..deyince,dayı bel ne yapsın, diz ne yapsın bu kadar kiloya,yüke,baksana şu göbeğe?sözüne verdiği,yok be dayım,ne kilosu,ne göbeği?ben yıllar önce bir kaza geçirdim,bu ağrılar ondan kalma,onun mirası.. cevabı gibi, diktiği harika kılıf gibi olmaz..

Herkesin ,her soruya verecek bir cevabı olduğu gibi,her yenilgiye de ,bir ,hatta bir çok bahanesi vardır..

Bu bahaneler kime ne fayda sağlar bilinmez ama art arda gelmeye devam ediyor..

AKP den CHP ye geçen belediyelerde ki yolsuzluklar,aktarılan borçları, bazı belediyeler deki ultra lüksleri ağzımız açık okuyor, dinliyoruz..

Bunlar kimilerine garip gelse de ne yazık ki bir Türkiye gerçekleri .

Açıklanan , ortaya dökülen yolsuzluklar sadece AKP den CHP ye geçen belediyelerde mi olmuştur, CHP den CHP ye , AKP den AKP ye, MHP den MHP ye geçen belediyelerde hiç mi yolsuzluk olmamış,onlar sütten çıkmış ak kaşık mı acaba?

Mesela için de yaşadığım Manavgat belediyesinde, Antalya büyükşehir belediyesinde durumlar nedir?

Buralarda yapılan harcamaların hepsi kanuna uygun mu yapılmış,hiç mi yolsuzluk yapılmamış, eski belediye başkanı, belediye çalışanları hiç mi rüşvet almamış,hiç mi akçeli işlere bulaşmamışlar?

Cevap bekleyen çok soru var..