Bugun...


MAHMUT ÖZ

facebook-paylas
700 YILLIK EVLİYA MEZARI ZEKERİYA SEYDİ TÜRBESİ VE TARİHÇESİ…!
Tarih: 01-10-2021 23:50:00 Güncelleme: 01-10-2021 23:50:00


Manavgat vakıf, medrese ve dergahlarını çalışırken Zekeriya Seydi vakfiyesi ve türbesinin Manavgat evliyalarından en önemlilerinden biri olduğunu gördüm. Bugün bu türbenin önemi çok fazla bilinmemekle beraber, bölgemize gelerek yerleşen, bu toprakların İslamlaşmasına önemli katkılarda bulunmuş bir Horasan Dervişi olan Zekeriya Seydi kimdir?

Horasan ilinde Harun adında bir beğ var idi. Âdeti olduğu üzere büyüklerinin mezarına gider, onları ziyaret eder, tazarruda bulunurken, gaibden bir ses işidir. Bu sesi şaşkınlıkla dinler. Bu ses ona “ Sen beğ olmak üzere doğmadın, sen gönüller sultanı olmak için doğdun, var git, Küpe dağının eteklerine bir şehir kur” der.

Harun bu hitabı her gittiğinde duymaya başlayınca bunun bir sanı olmadığını, bunun bir ilahi hitap olduğunu anlar.

Beğliği ailesinden birine bırakarak bu hitaba uymak için yola çıkar. Kendi evladü iyalinden ve sevenlerinden oluşan 40 kişilik bir kafile ile yola çıkar.

Kafilede kardeşi Şeyh Bedreddin, Mahmud Seydi, Akça Baba Sultan, Nâşipli Seydi, Haydar Baba, Ali Baba, Gök Demir Baba vardır

Kafileye bir bulutun rehberlik ettiğini görürler. Önce Bağdat’ta bulunan Kutb-ül Aktab olan, Caferi Sadık neslinden Emir Alâüddine varırlar.

40 gün erbain çıkardıktan sonra Emir Alâüddin, Seydi Harun’a, Esma verip yolcu ederler.

Seydi Harun’un, 12 büyük tarikattan hangi pire bağlı olduğu ve onun tarikat silsilesine ne ad verildiği bilinmemektedir. Ancak bizim kanaatimize göre, Caferi sadık kolundan esma aldığına göre Kadiri zikri cehd eylediği hakkında kuşkumuz yoktur..

Harun Seydi, baba tarafından Caferi Sadıkâ, anne tarafından da Veysel Karani’ye ulaştığı için SEYDİ ismi ile müsemmadır.

Vasıl olan bulutları takip ederek önce Konya’ya varırlar. Mevlana Hz.leri Seydi Harun’un geleceğini müridlerine önceden bildirmişti. Hoca Fakih de müridlerine Horasandan Harun isminde bir velinin geleceğini, avuç içinde bir beyazlığın olacağını haber vermişti.

Seydi Harun Mevlana Türbesini ve Hoca Fakıh türbesini ziyaret ederek, Karaman iline hareket eder. Yolda kardeşi Bedreddin hastalanarak vefat eder.

Bulutlar Küpe dağının eteklerine gelip konar ve Seydi Harun buraya imaretini yapar.

Eşrefoğlu Mehmet Bey, bölgesine bir beğin şehir yapacağını öğrenince, kışkırtmalara da kanarak elçiler gönderir ki, elçiler Seydi Harun’un müridi olarak dönerler. Buna çok kızan Eşrefoğlu Mehmet Bey bizzat kendisi gider.

Seydi Harun’un huzurunda Mehmed beye bir uyku hali peydah olur ve ona dünyada iken Cennet ve Cehennemi gösterirler. Bu keramet karşısında Mehmed bey de Seydi Harun’un müridi olur.

Seydi Harun irşad faaliyetine başlar ve bir gün halifelerini etrafına toplayarak onları işaret edilen yerlere irşad vazifesi ile gönderir.

Seydi Harun hazretleri elindeki asasını atar ve Mahmud Seydi’ye, Alaiye halkına varasın, halk ile hoş geçinesin, Anların ekserisi ganidür, Fakirdirler ancak Fakir libasların giymezler, asa nerede durursa orada mesken tutasın der.

Alanya’ da yatmakta olan Mahmud Seydi , Seydi Harun Halifesi olan bu Mahmud Seydidir.

Seydi Harun, Zekeriyya’ya nazar etti ve,

- Ya Zekerriye sen Manavgat’ta mesken tut dedi.

Zekerriya Seydi;

-Ya Şeyhim Manavgat halkı hilebazdır dedi.

Seydi Harun;

-Yürü var git, halkı hoş tut, Manavgat halkı muhabbet ehlidir diyerek onu gönderdi.

Zekerriya Seydi Manavgat’ gelerek şu an Bucak-Şıhlar olan köye gelerek yerleşmiş ve irşad faaliyetlerine başlamış, bölgede ki konargöçer Türkmen obalarına itikadı İslamı öğrettiği gibi, yerli ve yabancı birçok gayri müslimin islam’la şereflenmesine sebep olmuştur.

Manavgat bölgesi Selçuklu toprakları iken zaman zaman Selçukluların taht kavgalarından, zaman zaman da Karaman oğullarının saldırılarından dolayı Karamanlı hâkimiyetinde kalmış, 1300 lerde Osmanlı sultanı I. Murad’ın, Hamid oğullarından Manavgat bölgesini alması sebebi ile Osmanlıların hâkimiyetine geçmiştit.

Osmanlı Devleti 1450 Tımar defterinde, Karamanoğlu Tımar defterlerine de atıf yapılarak Zekerriya Seydi Türbesi ve Dergâhına bağışlanan vakıflar aynen kaydedilmiştir.

1450 Tımar Defterinde; Mezra-i Zaviyebeleni evvelden Zekeriya Seydi tekkesine vakf olagelmiş. Merhum sultan zamanında( Yıldırım Beyazıt Han ) daki vakfiyet üzere tasarruf iderlermiş.Elinde sultan hükmü vardır. Suret-i defter eyledüb Merhum Murat Hana arz etmişler. Müsellim dutup hukm vermişler. Zekariya Seydi oğlu Ayas Seydi tasarruf itmiş, fevt olıcak kardaşı Aşık Seydi tasarruf etmiş Şimdiki halde Aşık Seydi Elinde bulundu..

Bu belgeden de anlaşılacağı üzere, Zekeriya Seydi Zaviyesi Osmanlılarca da kutsal bir mekân kabul edilmiş, yüzyıllarca onun soyundan gelen zatlar tarafından bu irşâd görevi devam etmişdi.

Osmanlı Tımar sisteminden ayanlığa geçince, sarılar köyünde ikamet eden Tuğayoğlu Ali Beye ayanlık görevi verildi. Ali Bey özellikle Kavalalı Mehmet Ali Beyin oğlu İbrahim Paşanın Anadolu sahillerine saldırması, birçok ili alması gibi, Alanya’yı, Alara’yı alarak Düşenbe sınırlarına gelip Akseki’yi almasından sonra, Tuğayoğlu Ali bey çok ciddi bir direniş göstererek İbrahim Paşanın askerlerini mağlup etmiş, geri çekilmek zorunda bırakmıştı. Bu başarısından dolayı padişah tarafından ödüllendirilip kendisi Manavgat Ayanı olarak atanmıştır.

Burada Sarılar köyüne ve Tuğayoğlu Ayanlığına ayrıca değinmemiz gerekmektedir.

Sarılar Köyü Osmanlı Arşivlerinde bulunan 1450 Manavgat Tımar Defterinde bulunmazken, 1530 ve 1576 Tımar defterlerinde bulunmaktadır. Buda bize Sarılar köyünün 1530 ler de bölgeye gelmiş bir boy tarafından kurulduğunu göstermektedir.

Peki bu boy, hangi Türkmen boyu idi ve Tuğayoğlu ailesi bu boyun daha Manavgat’a gelirken başında bulunan bir boy beyi mi idi?

Bu sorulara cevabı yılarca gizli kalmış, hiçbir bilgi veya belgeye ulaşılamamıştı. Tarafımızdan Karamanoğlu belgeleri çalışılırken, gördük ki, Osmanlı Arşivi 1530 Karaman Tımar defterinde kaybolan köyler arasında Manavgat’ta bulunan köylerin adı geçmekte idi. Bu köylerden biriside SARILAR köyü idi. Bu köylerin nereye gittiği belgede kayıtlı değildi. Ancak bu kaybolan köylerden bazılarının Manavgat’a geldiğini ve bu bölgeye yerleştiğini, yine Osmanlı Arşivi 1530 Manavgat Tımar defterinde görünce, kayıp olan Karaman köylerinin Manavgat’a geldiğini iddia edebiliriz. Karaman Avşar boyundan olduklarını söyleyen ancak bunu belgeleyemeyen Tuğayoğlu aileside, bu bilgi ile, kendilerinin Karamandan gelen Avşar Türkmenlerinden olduğunu iddia edebilirler.

Hikâyemize dönecek olursak, Tuğayoğlu Ali Bey Padişahtan aldığı bu güçle, Zekeriya Seydi Vakfının gelirlerini alarak varisçilerine vermemiş, Zekeriya Seydi varisçilerinden HAFIZ HOCA eğitim gördüğü İstanbul’dan gelerek, vakfın mallarını istemiş, bu yüzden Ali Bey tarafından darp edilmiş ve Ali Beyin köleleri tarafından öldürüldüğü rivayet olunmuştur.

Bu olayın Sadarette duyulmasından sonra Ayanlık, Bağdatlıoğlu Deli İbrahim’e verilmişse de, halka yaptığı zulümler Sadarete ulaşmış ve bu görevinden azl edilmiştir.

Zekeriya Seydi soyundan şıhlar Köyünde kalan aile efradı varmıdır? , bu malumumuz olmamakla birlikte, Zekeriya Seydi Türbesi ve Zaviyesi halen Manavgatlılar tarafından ziyaret edilen kutsal bir mekândır.

Halk arasında, Seydiler köyünde medfun SEYDİ CEMALETTİN Hazretlerinin de Seydi Harun’un Kardeşi olduğu yönünde tevatür var ise de, Seydi Harun’un Manisa Kütüphanesinde bulunan Makalatı incelendiğinde, yukarıda ismi geçen zevatın varlığı tespit edilirken, Seydi Cemeladdin Hazretlerinin ismine rastlayamadık.

Ecz.Mahmut Öz.

Kaynakça;

1) B:O:A 1450 tımar defteri

2) Makalatı Seydi Hârun, Doç.Dr. Cemal Kurnaz.

3) XVI YY. Larende kazasında yerleşme ve nüfus, Osman Gümüşçü

4) Karaman ahval-i içtimaiye coğrafiyye ve tarihiyyesi,DR. İbrahim Güler.

 



Bu yazı 2403 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ
YAZARLAR
GAZETEMİZ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI